Türkiye’de uzun süredir yükseköğretim sistemi ve üniversite mezunlarının işsizliği tartışma konusu. Kamuoyunda eğitim kalitesine yönelik eleştiriler artarken, hükümet ve Yükseköğretim Kurulu (YÖK) bazı yapısal reformlar üzerinde çalışıyor.

YÖK Başkanı Erol Özvar, 2 Ekim’de yaptığı açıklamada, bazı lisans programlarında üç yılda mezuniyetin gündemde olduğunu belirtmişti. Özvar, “Birçok Avrupa ülkesinde olduğu gibi, bazı programlarda üç yılda mezuniyeti mümkün kılacak yapısal reformlar da gündemimizdedir” demişti.

Bu açıklamanın ardından 21 Ekim’de YÖK, düzenlemenin “öğrenci ve veliler tarafından memnuniyetle karşılandığını” duyurdu; ancak kaç kişiyle görüşüldüğüne dair bir bilgi paylaşılmadı.

‘ÜNİVERSİTEYİ BASİTLEŞTİRME PLANI GÖZLEMCİLERİ ŞAŞIRTTI’

Le Monde’un haberinde, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın üniversite eğitim süresini üç yıla indirme planına değinilerek, “Gözlemciler bu adımı şaşkınlıkla karşıladı” ifadeleri yer aldı. Haberde, planın nasıl uygulanacağının belirsiz olduğu vurgulandı.

Gazete, Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) raporuna atıfta bulunarak, “Türkiye önemli bir değişiklik yapmazsa gençliğin tamamını kaybetme riskiyle karşı karşıya” yorumunu paylaştı.

TÜRKİYE, AVRUPA’DA SON SIRADA

Resmi Gazete'de Yayımlandı: Noterler İçin Yeni Dönem
Resmi Gazete'de Yayımlandı: Noterler İçin Yeni Dönem
İçeriği Görüntüle

Le Monde’un haberinde yer alan bazı istatistikler şöyle:

18-24 yaş aralığındaki gençlerin %32’si ne okuyor ne çalışıyor. Bu oran Türkiye’yi Güney Afrika’nın hemen arkasına yerleştiriyor.

Genç kadınların %42’si kariyer fırsatlarından tamamen dışlanmış durumda.

Türkiye, yeni üniversite mezunlarının istihdam oranında 33 Avrupa ülkesi arasında son sırada.

Üniversite mezunlarının işsizlik oranı, genel işsizlik oranının üstünde olan tek ülke Türkiye.

Eğitim alanındaki kamu harcamaları 2018’deki %12,9 seviyesinden %10’a geriledi.

Türkiye, öğrenci başına ilk ve ortaöğretimde 3 bin 473 avro, yükseköğretimde ise 9 bin 324 avro harcıyor. (OECD ortalaması sırasıyla 11 bin 652 ve 18 bin 471 avro.)

Deneyimli profesörler, yeni başlayan akademisyenlerden yalnızca %29 daha fazla maaş alıyor. (OECD ortalaması %60.)

‘NEREDEYSE 1 MİLYON ÇOCUK İŞÇİ’

Gazete ayrıca, Türkiye’deki çocuk işçiliğine de dikkat çekti. İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi (İSİG) verilerine göre, ülkede yaklaşık 1 milyon çocuk işçi bulunuyor. 2025 yılında 68 çocuk işçi hayatını kaybetti.

Le Monde, bu tabloyu “eğitim sistemindeki zafiyetlerle birlikte, Türkiye’nin genç kuşağıyla bağlarını zayıflattığına dair bir uyarı” olarak yorumladı.