Gündem

Mansur Yavaş'tan Erdoğan'a Telef Yanıtı: Yakışıyor mu Bu? Bu Ülkede Herhangi Bir Yere Aday Olmak Suç mu?

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın telef sözlerine yanıt verdi.

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, "Eğer gerçekten işlenmiş bir suç olsaydı hergün televizyonlarda onu izliyor olacaktık. Maalesef bir gerçek ki ortada bir suç yok. Tek tek rakipleri yok edeceğiz ve ondan sonra da 'acaba o güne kadar daha kaç tanesi telef olacak' diyor. Yakışıyor mu bu? Bu ülkede herhangi bir yere aday olmak, bu ülkeyi 'daha güzel yönetirim' diye ortaya çıkmak suç mu? Siyasi partiler bunun için var ama korkuyoruz ki bugün artık seçim de yapmamanın çaresine bakacaklar" dedi.

Silivri Cezaevi'nde tutuklu bulunan CHP’nin cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’nun serbest bırakılması ve erken seçim talebiyle başlatılan "Millet İradesine Sahip Çıkıyor" mitinglerinin dördüncüsü Konya'da yapılıyor. Kılıçarslan Kent Meydanı'ndaki mitingde konuşan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, şunları söyledi:

"Bugün biz buraya demokrasi talep etmeye, hukuksuzlukları şikayet etmeye geldik. Çünkü iktidar elindeki gücü bir türlü bırakmak istemiyor. Ancak halkın iradesinin önüne hiçkimse geçemez. 2019 yılında bizler belediye başkanı olmadan evvel 'bunlar iş başına gelirse işçileri çıkartacaklar, yardımları kesecekler' diye iftiralarda bulundular. Neden yaptılar; iktidarı bırakmamak için. Ama 2019 yılından sonra o gün 11 büyükşehir belediye başkanı olarak yaptığımız çalışmalarla bu kötü propagandaların gerçeği yansıtmadığını gösterdik. Memnuniyet yüzdesi arttı, daha önceden yapılmayan bir belediyecilik yaptık. Haktan yana, insan öncelikli, karar alırken halka soran, harcadığının hesabını halka veren bir belediyecilik anlayışı yaptık. Buna rağmen hatırlarsınız; 'bunlar topal ördek' diyerek bizi çalıştırmak istemediler. Ancak yaptığımız çalışmalarla bunların hepsini terse çevirdik. O engellemelerin hiçbirisi fayda etmedi. Ankara'da yüzde 50 olan oyumuz bu sefer yüzde 60 ile Türkiye rekoru kırarak kazandık. 3 olan belediye sayımız 16'ya çıktı. Dolayısıyla vatandaş daha önceden tereddüt ederken sonucu gördü ve büyükşehirlerin hemen hemen hepsini kazanırken aynı zamanda da daha fazla belediye kazandık.

"Bu hale memleketi siz getirdiniz, insanların güveni yok"

Yapılan anketlerde memnuniyet yüzde 58'e çıktı. Baktılar ki koltuk altlarından gidiyor bu sefer bir şeyler yapmaları lazım. Kırsal kalkınmada yaptığımız destekler, sosyal yardımlar, yapılan belediyecilik anlayışı tüm Türkiye'ye örnek oldu. Dolayısıyla bir şeyler yapmaları lazım. Bu belediye başkanlarını kötülemek, itibarsızlaştırmak lazım. Televizyonlarda görüyorsunuz bir garajda lüks arabaları gösterip bunlar Ekrem Başkanın arabaları diye karalamalar yapıyorlar. Ertesi gün bakılıyor ki Cumhur İttifakı'ndan bir milletvekiline ait... Utanmadan özür de dilemiyorlar. Günlerdir diyorlar ki 'gizli toplantılar yapmış.' Beyler bu ülkede herhangi bir esnaf bile telefonda konuşurken dinleniyor muyum endişesi yaşıyor. Bu hale memleketi siz getirdiniz, insanların güveni yok. Birisi tweet atıyor koştur koştur tutuklanıyor ama adalette çifte standart var. Halkı ikiye bölenlere, kin ve intikam içinde olanlara hiçbir şey olmuyor.

"Tuttuğunuz yol itibarsızlaştırmaktan başka bir şey değil"

Ekrem Başkan'ın dosyasında inanın hiçbir şey yok. Televizyonlarda sürekli karalamalar yapmak suretiyle itibarsızlaştırmaya çalışıyorlar. O zaman ne yapmaları lazım; karalama... Ekrem Başkan 'açıp canlı yayında yayınlayın, TRT'de bütün Türkiye izlesin' diyor. Neden cesaret edemiyorsunuz? Bunlar önüne gelen her engeli, engel görükleri herkesi ortadan kaldırmaya çalışıyorlar. Ümit Özdağ'ı tutukladılar. Tutuklanma tarihi itibarıyla hakkında hiçbir şey yokken tutuklandıktan sonra Kayseri'den delil istemeye başladılar. Hukukta önce suç işlenir, delil araştırılır oradan sanık bulunur. Bunlar önce adamı içeri atıyorlar sonra delil uydurmaya çalışıyorlar. Adalet herkese lazım. Şu anda Ümit Özdağ'ın yattığı miktar ceza alması gerekmiyor ama alsa bile yatacağı zamanı bile doldurdu. Neyi yargılayacaksınız? Ceza yargılamasında asıl olan tutuksuz yargılamadır. İnsanlar haklarındaki mahkumiyet kararı kesinleşinceye kadar masumdur, suçsuzdur. Tuttuğunuz yol itibarsızlaştırmaktan başka bir şey değil. Bunlar ters tepecek. İlk yapılacak seçimde derslerini alacaklar. Hukuk, adalet, hak yerini bulacak.

"İfade hürriyetinin olduğu, açık, şeffaf bir hükümet vadediyoruz"

Eğer gerçekten işlenmiş bir suç olsaydı hergün televizyonlarda onu izliyor olacaktık. Maalesef bir gerçek ki ortada bir suç yok. Tek tek rakipleri yok edeceğiz ve ondan sonra da 'acaba o güne kadar daha kaç tanesi telef olacak' diyor. Yakışıyor mu bu? Bu ülkede herhangi bir yere aday olmak, bu ülkeyi daha güzel yönetirim diye ortaya çıkmak suç mu? Siyasi partiler bunun için var ama korkuyoruz ki bugün artık seçim de yapmamanın çaresine bakacaklar. Şimdi bu haksızlıkları görüyoruz. Bu haksızlıklar Ekrem Başkan'a, Ümit Özdağ'a yapılıyor diye, seçilmiş belediye başkanları nasıl olsa benden değil, diye seyrederseniz yarın gelecek birisi sizin kapınızı çalacak. Diyorum ki; haksızlığı yapan kim olursa olsun karşı çıkmak lazım. Bizim inancımız da budur. Bizler bu haksızlığı bütün Türkiye'ye anlatmak için meydanlardayız. Bizim bir tek derdimiz var; Ekrem Başkan çıkıncaya kadar peşini bırakmayacağız. Ondan sonra inşallah ilk yapılacak genel seçimde bu iktidar değişecek.

Değişince ne olacak? Ankara'daki gibi İstanbul'daki gibi diğer belediyelerde olduğu gibi artık tarımdan yana, çiftçiden yana olacağız. Biliyoruz ki bunlar tarımı desteklemiyorlar. Alışmışlar yurtdışından ithal etmeye. Nereye kadar ithal edeceksiniz? Doğal gaz gibi onda da mı bizi dışarıya muhtaç edeceksiniz? Türkiye'de her şey var ancak unu helva yapacak kimse yok. İşte biz ülkeye aydınlık yarınlar, yolsuzlukların olmadığı, ifade hürriyetinin olduğu, açık, şeffaf bir hükümet vadediyoruz. Güzel günlerde, aydınlık günlerde, özgür bir ülkede buluşmak kaydıyla hepinize saygı ve sevgiler."