Yıldırım Kaya: Sözleşmeli Personel İle Kadrolu Çalışan Arasında Statü Farkı Devam Etmektedir

CHP Ankara Milletvekili Yıldırım Kaya, Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) yöneticileriyle birlikte TBMM’de düzenlediği basın toplantısında sözleşmeli personelin kadroya geçirilmesine ilişkin kanun teklifini eleştirdi. Milletvekili danışmanlarının kapsamda olmadığını belirten Kaya, “Burnunuzun dibinde size yardımcı olanı düşünmüyorsunuz siz bu ülkede kamu çalışanlarını nasıl düşünürsünüz ki? Siz sadece beşli çetenin çıkarlarına hizmet edecek işleri düşünürsünüz" dedi. KESK Genel Sekreteri Şenol Köksal ise teklifle ilgili “Sözleşmeli personel ile kadrolu çalışan arasında statü farkının devam etmekte olduğu, tayin hakkı başta olmak üzere özlük haklarının kısıtlı olduğu, görevde yükselme ve unvan değişikliği haklarının bulunmadığı açıkça itiraf edilmektedir” diye konuştu.

CHP Milletvekili Yıldırım Kaya, TBMM'de KESK ve KESK'e bağlı sendikaların yöneticileriyle birlikte TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda görüşmeleri başlayan kamudaki sözleşmelilere kadro verilmesini içeren Devlet Memurları Kanunu ve Bazı Kanunlar ile 663 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’yle ilgili basın toplantısı düzenledi. Kaya, şunları söyledi:

“KAMU ÇALIŞANLARI LEHİNE DEĞİL, ALEYHİNE DEĞİŞİKLİK YAPILACAK: Bugün TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda 657 Sayılı Devlet Memuru Kanunu’nda birtakım kamu çalışanları lehine değil, aleyhine değişiklik yapılacak. Kamu çalışanlarını temsilen kamu çalışanları konfederasyonu KESK, kamu çalışanları konfederasyonunun genel sekreteri ve kamu çalışanları sendikaları KESK’e bağlı sendikalarımızın genel başkanları, genel sekreterleri ve merkez yönetim kurulu üyeleriyle karşınızdayız.

336 MİLLETVEKİLİ İLE PARLAMENTOYU ÇALIŞTIRAMADIĞINIZI SÖYLÜYORSANIZ BU BİR İTİRAFTIR: Devlet Memurları Kanunu, 663 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi… AKP ve MHP TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’na bugün saat 11.00’da görüşülmek üzere bu teklifi getirdiler. Hafta sonu Mustafa Elitaş (AKP Grup Başkanvekili) bir açıklama yaptı. ‘Bana EYT’nin tarihini sormayın, EYT ile ilgili bir tarih açıklaması yapamayacağım’ dedi. İlginçtir gerekçesini şöyle açıkladı. Dedi ki ‘Muhalefet yoklama istiyor, 20 kişi ile yoklama istediği için de bu çalışmaları yapamıyoruz. Sayın Elitaş, insaf, insaf. Siz iktidar partisisiniz. 336 milletvekiliniz var. 336 milletvekili ile parlamentoyu çalıştıramadığınızı söylüyorsanız bu bir itiraftır. Sizin göreviniz parlamentoyu çalıştırmak.

EYT’Yİ SALI GÜNÜ AKŞAM 21.00’A KADAR DA BU SORUNU ÇÖZELİM. VAR MISINIZ, HODRİ MEYDAN: Buradan ana muhalefet partisi olarak çağrı yapıyoruz. Eğer samimi iseniz, gerçekten samimi bir düşünceniz varsa emeklilikte yaşa takılanlarla ilgili getirin bugün torba yasanın içine koyalım, salı günü görüşmeye başlayalım, salı günü akşam 21.00’a kadar da bu sorunu çözelim. Var mısınız, hodri meydan. Ama siz seçim sathı mahalline girildiğinde değil sandığa gidilmeden önce acaba bu kamu çalışanlarının cebine birkaç kuruş koyar mıyız diye düşünüyorsunuz. Samimi değilsiniz. Samimi olmadığınızı bir kez daha gösterdiniz.

DÜŞÜNÜN MİLLETVEKİLLERİ KENDİ YARDIMCI PERSONELİNİN HAKKINI ÇÖZMEK İÇİN BİR MADDE EKLEMEMİŞ: Bugün getirilen teklifte KESK’in ve bağlı sendikaların bize göndermiş olduğu önerileri çok açık ve net: 3 artı 1 yılını doldurmayan kamu çalışanlarından, özellikle de öğretmenlerin eş durum tayin hakkı yok. Bu eş durum tayin hakkı olmadan bu yasa görüşülemez, kabul edilemez, doğru düşünülemez. TBMM’de çalışan milletvekillerinin danışmanları var. Büro Emekçileri Sendikası’na (BES) üye olan danışmanların 338’i bu gelen teklifte bu 338 kişiye yer yok. Düşünün milletvekilleri kendi yardımcı personelinin hakkını çözmek için bir madde eklememiş. Bu kabul edilemez.

BURNUNUZUN DİBİNDE SİZE YARDIMCI OLANI DÜŞÜNMÜYORSUNUZ SİZ BU ÜLKEDE KAMU ÇALIŞANLARINI NASIL DÜŞÜNÜRSÜNÜZ Kİ: Büro Emekçileri Sendikası, bizi ziyaret ettiğinde bu durumu anlattılar. Bu durumun şu şekliyle düzenlenmesini istiyorlar. ‘12’nci ayın 1’i 2011 tarih 6253 Sayılı TBMM Başkanlığı İdare Teşkilatı Kanunu’nun 30’uncu maddesine göre milletvekillerinin yasama faaliyetlerinde sözleşmeli olarak çalıştırılacak danışman, ikinci danışman ve ilave yani yardımcı personel hakkında hizmet sözleşmesi esasları kapsamında görev yapan sözleşmeli personelin ifadesinin eklenerek bu mağduriyetin giderilmesi lazım.' Burada AKP, MHP ve Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici’nin de imzası var, bu üç partiye çağrı yapıyorum. Burnunuzun dibinde size yardımcı olanı düşünmüyorsunuz siz bu ülkede kamu çalışanlarını nasıl düşünürsünüz ki. Siz sadece düşünseniz beşli çetenin çıkarlarına hizmet edecek işleri düşünürsünüz.

NE OLDU AKP NE OLDU MHP… BELEDİYELERİ KAYBETTİNİZ ŞİMDİ BAŞKA BİR YOLA MI GİRDİNİZ: Belediyeler… Belediyeler artık sözleşmeli personel alamayacak. Sözleşmeli personel alabilmenin koşulu, KPSS’ye getiriyor. Ne oldu AKP ne oldu MHP… Belediyeleri kaybettiniz şimdi başka bir yola mı girdiniz? Ne yaparsanız yapın belediyeleri kazanmaya devam edeceğiz. Belediye çalışanlarının da bu hak gasplarının önüne geçeceğiz. Belediye başkanlarının elini kolunu bağlama girişimleriniz dün sonuç vermedi, bugün sonuç vermedi, yarın sonuç veremeyecek.

BU SEVDADAN VAZGEÇİN: Diyarbakır’a kayyum atayarak Yalova’ya kayyum atayarak İstanbul’a kayyum atama girişimleri ile belediyeleri susturacağını düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Bu sevdadan vazgeçin. TÜM BEL SEN diyor ki ‘Belediye ve şehir tiyatrolarında çalışanlar kanun teklifinde sözleşmeli, Kültür ve Turizm Bakanlığı sanatçıları kapsamına dahil edilmelerine karşın aynı mevzuata tabi ve aynı unvanlar ile belediyelerin kültür ve sosyal işler başkanlığına bağlı şehir tiyatroları, senfoni orkestraları şube müdürlüklerinde sanat ve sahne uygulatıcıları hizmet sözleşmesi ile sözleşmeli statüde kamu emekçileri kapsam dışında bırakılmıştır. Bu mağduriyetlerin giderilmesi gerekli’ diyorlar.

KENDİ TALEPLERİMİZİ, ÖNERİLERİMİZİ DEĞİL BU ALANDA ÖRGÜTLÜ BULUNAN KESK VE KESK’E BAĞLI SENDİKALARIN ÇÖZÜM ÖNERİLERİ İLE BİRLİKTE TALEPLERİNİ PAYLAŞTIK: Burada biz bir siyasi parti olarak kendi taleplerimizi, önerilerimizi değil bu alanda örgütlü bulunan KESK ve KESK’e bağlı sendikaların çözüm önerileri ile birlikte taleplerini paylaştık. Burada KESK Genel Sekreteri ve KESK’e bağlı sendikaların yöneticileri var. Şimdi bu kürsüden onların da konuşması lazım. Ama öyle garip bir uygulama var ki bu kürsüde konuştukları zaman bir daha Meclis’e girmek hakları ellerinden alınıyor. Sizinle KESK Genel Sekteri ve bağlı sendikaların yöneticileri ile Basın Kapısı’nda KESK ve KESK’e bağlı sendikalar ne istiyorlar sizlerle paylaşacaklar.”

Kaya’nın açıklamalarının ardından KESK Genel Sekreteri Şenol Köksal ve KESK’e bağlı sendikaların yöneticileri, CHP’li Kaya ile birlikte Basın Kapısı önüne gelerek teklifle ilgili görüşlerini açıkladı.

“SORUNU DEVASA BİR HALE GETİRİP O SORUNUN BİR PARÇASI KENDİSİ DEĞİLMİŞ GİBİ BİR ALGI YARATMAYA ÇALIŞIYOR”

Plan ve Bütçe Komisyonu’nda konuya ilişkin eleştirilerini dile getireceklerini söyleyen Şenol Köksal, “AKP, uzun bir süredir aynı yöntemlerle bu ülkede yaşayan milyonlarca insanla alay edercesine algı yönetmektedir. Herhangi bir sorunu kendisi üretip büyütüyor, sonra da alandaki sorunlarla ilgili beklentileri karşılamayan birtakım düzenlemeleri kamuoyuna ‘müjde’ diye duyurarak sorunu çözdüğünü iddia ediyor. Yani sorunu devasa bir hale getirip o sorunun bir parçası kendisi değilmiş gibi bir algı yaratmaya çalışıyor” dedi.

“KADRO GEÇİŞİ İLE İLGİLİ BEKLENTİLERİN BİR KEZ DAHA AKP ELİYLE BOŞA DÜŞÜRÜLMÜŞTÜR”

Köksal, "AKP'li vekillerin imzasıyla hazırlanıp komisyona sunulan Devlet Memurları Kanunu'nda ve Bazı Kanunlarda 663 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi de AKP'nin bu algı yönetme yöntemlerinden biridir. Kamuda çalışan binlerce sözleşmeli personelin uzunca bir süredir amasız, fakatsız kadro geçişi ile ilgili beklentilerin bir kez daha AKP eliyle boşa düşürülmüştür. AKP iktidarı döneminde hızla hayata geçirilen kamusal hizmetlerin tasfiyesi özelleştirme politikaları sonucunda kamuda parçalı bir istihdam, güvencesiz bir istihdam devasa bir sorun haline getirmiştir" sözleriyle AKP iktidarı dönemdeki kamu politikalarını eleştirdi. 

“GÖREVDE YÜKSELME VE UNVAN DEĞİŞİKLİĞİ HAKLARININ BULUNMADIĞI AÇIKÇA İTİRAF EDİLMEKTEDİR”

Teklife ilişkin Köksal, şunları söyledi: 

"Söz konusu kanun teklifine baktığımızda sözleşmeli personel ile kadrolu çalışan arasında statü farkının devam etmekte olduğu, tayin hakkı başta olmak üzere özlük haklarının kısıtlı olduğu, görevde yükselme ve unvan değişikliği haklarının bulunmadığı açıkça itiraf edilmektedir." 

“KADROLUYA GEÇİRİLSE KIYAMET Mİ KOPUYOR”

Köksal'ın açıklamalarının ardından konuşan CHP'li Kaya, TBMM'de milletvekilleri ile birlikte çalışan danışmanların sorunlarını dile getirdi. Kaya, "Kanun teklifinde bu insanların hakları yok sayılıyor. Toplamda 338 kişi sözleşmeli, kadroluya geçirilse kıyamet mi kopuyor? Bazı arkadaşlarımız 11 yıldır bu görevde çalışıyorlar" dedi ve sözü bir milletvekili danışmanına bıraktı. 

“YASAMA ORGANI KENDİ EMRİNDE ÇALIŞTIRDIĞI PERSONELİ, KANUNLARA UYGUN ÇALIŞMAK ZORUNDA”

Bir milletvekilinin danışmanı olan Özgür Kurt, “Yasama organı kendi emrinde çalıştırdığı personeli, kanunlara uygun çalışmak zorunda. Sayın vekilim de bu hakkı teslim etmek için mücadele veriyor. En ufak bir berber dükkanında bile çalışan işçinin, kalfanın özlük hakları teslim edilirken bizler burada kadrosuz çalışıyoruz. Tazminat gibi herhangi bir ödentimiz bulunmamaktadır. Biz de tüm sözleşmeliler kadroya geçerken bu hakkın bize teslim edilmesini arzu ediyoruz” diye konuştu.

“BİZ DE CHP OLARAK TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ”

Kaya, "Biz bu hakları savunmaya devam edeceğiz. Zaten Büro Emekçileri Sendikası yöneticileri de geldiler. Bize bu talepleri ilettiler. Sizin adınıza Büro Emekçileri Sendikası, bu talebin de Plan ve Bütçe Komisyonu'ndaki tartışmada takipçisi olacağını söyledi. Biz de CHP olarak takipçisi olacağız. Ya şimdi yapacaklar ya iktidara gelince biz yapacağız" diyerek çalışanların hak talebine destek verdi. 

“7 AYDIR AÇIKLADIĞINIZ İŞİ PARLAMENTOYA GETİRMİYORSUNUZ. GETİREMİYORSUNUZ”

Kaya, EYT'ye ilişkin AKP Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş'ın açıklamalarıyla ilgili de "Kar demeden kış demeden 20 yıldır eylemde. 7 aydır açıkladığınız işi parlamentoya getirmiyorsunuz. Getiremiyorsunuz. Yüreğiniz yetmiyor. Nasıl Meclis'te yanınızda çalışan 338 kişiye sahip çıkmıyorsanız EYT sorununu da siyasete ve seçime alet etmek istiyorsunuz. Sözümüz söz, bu sorun bu dönemde çıkartılmazsa Millet İttifakı'nın iktidarında kademelendirmeyi de dahil ederek bu sorunu çözeceğiz. Bir günle hiç kimsenin 15 yıl kaybetmeye tahammülü yok" diye konuştu.