Yargıtay'dan Yeni Açıklama: AYM Anayasal Sınırları Aşıyor

Yargıtay Başkanlığı, “Anayasa Mahkemesi’nin, bireysel başvuru incelemelerinde zaman zaman anayasal ve yasal sınırları aşarak Yargıtay ve Danıştay uzman dairelerince geliştirilen yerleşik içtihatları ters yüz edecek, hukuk sistemini kaosa sürükleyecek şekilde kararlar alması, kesin hüküm etkisini tamamen devre dışı bırakılmasına neden olmaktadır… Bizatihi Anayasayı korumak amacıyla kurulan Anayasa Mahkemesi, tartışmalara konu olan davada, anayasa koyucunun iradesini yok sayarak Anayasa’nın 83’üncü maddesindeki atıf nedeniyle somut olaya uygulanması gereken 14’üncü maddesini işlevsiz bırakmıştır” açıklamasını yaptı. Açıklamada ayrıca, “Yargıtay, bireysel başvurunun mevcut haliyle uygulanmasının doğurduğu sorunların giderilmesi ve karşılaştırmalı hukukta kabul edilen standartlara göre geliştirilmesi konusunda ihtiyaç duyulan, anayasal ve yasal çalışmalarda gerekli desteği sağlamaya her zaman hazırdır” denildi.

Gündem 10.11.2023, 21:30
Yargıtay'dan Yeni Açıklama: AYM Anayasal Sınırları Aşıyor

Yargıtay Başkanlığı, Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin Anayasa Mahkemesi üyeleri hakkında suç duyurusunda bulunmasına; Türkiye Barolar Birliği, barolar, sivil toplum kuruluşları, siyasi parti genel başkanları ve temsilcilerin tepkilerinin ardından, bugün akşam saatlerinde yazılı bir açıklama yaptı. Yazılı açıklama, Yargıtay Başkanlığı’nın internet sitesinde yayınlandı. Açıklama şöyle:

“KESİNLEŞMİŞ TÜM MAHKEME KARARLARI HERKES İÇİN BAĞLAYICIDIR”

“Kamuoyunun gündemini meşgul eden Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay 3. Ceza Dairesinin Şerafettin Can Atalay hakkındaki kararları ile ilgili olarak, kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi amacıyla aşağıdaki açıklamaya ihtiyaç duyulmuştur.

Bilindiği üzere, Anayasamızın 146, 154 ve 155’inci maddelerinde yüksek mahkemeler; Anayasa Mahkemesi, Yargıtay ve Danıştay olarak düzenlenmiş olup, birbirlerine üstünlük sıralaması öngörülmemiştir. Anayasa Mahkemesi kararlarında olduğu gibi kesinleşmiş tüm mahkeme kararları herkes için bağlayıcıdır.

Yargıtay 6 Mart 1868 tarihinde kurulmuş, 155 yıllık köklü bir geçmişe sahip, adli yargının en üst temyiz mercii olup üyelerinin tamamı alanlarında uzman ve deneyimli yüksek hakimlerden oluşmaktadır.

Anayasa’nın m. 154/1’e göre, ‘Yargıtay, adliye mahkemelerince verilen ve kanunun başka bir adli yargı merciine bırakmadığı karar ve hükümlerin son inceleme merciidir.’ Anayasa’nın 154’üncü ve Yargıtay Kanunu’nun 13’üncü maddesine göre, Yargıtay’ın adli yargı alanında hukukun ülkede eşit şekilde uygulanmasını sağlama görevi bulunmaktadır. Hukukun objektif, belirli ve öngörülebilir olması, eşitlik ve hukuki güvenliğin ve özellikle de adil yargılanma hakkının teminatıdır.

Anayasa’nın 148. maddesinde ise Anayasa Mahkemesinin görev ve yetkileri tanımlanmış, bu görevler arasına 07.05.2010 tarih ve 5982 sayılı Anayasa değişikliği ile ‘bireysel başvuru’ da eklenmiş, 2012 yılından itibaren uygulanmaya başlanmıştır.

Bireysel başvuru incelemelerinde Anayasa Mahkemesine başvurulabilmesi için ‘olağan kanun yollarının tüketilmesi’ şarttır. Yine Anayasa’nın 148/5 hükmüne göre, ‘Bireysel başvuruda, kanun yolunda gözetilmesi gereken hususlarda inceleme yapılamaz’ şeklindeki hüküm ile bireysel başvurunun yargısal sınırı çizilmiştir.

Bu haliyle bireysel başvuru; temel hak ve özgürlüklere yönelik hukuka aykırı müdahalelerin kanun yollarında giderilememesi halinde başvurulabilecek ikincil nitelikte bir hak arama yoludur. Olağan veya olağanüstü kanun yolu değildir. Dolayısıyla Anayasa Mahkemesi adli ve idari mahkemelerce verilen kararları bozan bir mahkeme olmadığı gibi istinaf ve temyiz mercii olarak davaları yeniden incelemeye yetkili bir makam da değildir.

“ANAYASA MAHKEMESİ’NİN, HUKUK SİSTEMİNİ KAOSA SÜRÜKLEYECEK ŞEKİLDE KARARLAR ALMASI…”

Buna karşın, Anayasa Mahkemesi’nin, bireysel başvuru incelemelerinde zaman zaman anayasal ve yasal sınırları aşarak Yargıtay ve Danıştay uzman dairelerince geliştirilen yerleşik içtihatları ters yüz edecek, hukuk sistemini kaosa sürükleyecek şekilde kararlar alması, kesin hüküm etkisini tamamen devre dışı bırakılmasına neden olmaktadır.

Diğer taraftan, bir kısım kamuoyunun gündemini meşgul eden davalar üzerinden uygulanan iletişim stratejisi ile mevcut anayasal düzen bir kenara bırakılarak Anayasa Mahkemesinin “süper temyiz mahkemesi” olduğu şeklinde toplumsal bir algı oluşturulmuştur.

Temel hak ve özgürlüklerin korunması, yalnızca Anayasa Mahkemesinin değil, tüm yargı organlarının görevidir.

Türk yargı sisteminin gerçekten mevcut olan yapısal sorunlarının çözümü için elverişli bir araç olması ümit edilen bireysel başvurunun, mecrasından çıkması, yargı sistemini zayıflatan sistemsel bir sorun haline gelmiştir.

Bireysel başvuru sisteminin faaliyete geçmesinden itibaren yukarıda özetlenen sorunlar Anayasa Mahkemesi üyelerinin de bulunduğu bilimsel toplantılarda defaatle ifade edilmesine, Yargıtay Başkanı’nın adli yıl açış konuşması ile yıl sonu basın değerlendirme toplantılarında ve Danıştay Başkanı tarafından Danıştayın kuruluş yıldönümü toplantısında gündeme getirilmesine karşın, Anayasa Mahkemesinin kararlarındaki anayasal ve yasal yetki aşımı olarak değerlendirilen benzer uygulamalar artarak devam etmiştir.

Bizatihi Anayasayı korumak amacıyla kurulan Anayasa Mahkemesi, tartışmalara konu olan davada, anayasa koyucunun iradesini yok sayarak Anayasa’nın 83’üncü maddesindeki atıf nedeniyle somut olaya uygulanması gereken 14’üncü maddesini işlevsiz bırakmıştır.

Anayasal düzene uymayan bu bakış açısının etkisi ile bazı kararlarda yüksek mahkeme olan Yargıtay ve Danıştay’ın derece mahkemesi olarak nitelendirilmesi, tartışmalara konu olan Şerafettin Can Atalay dosyasında olduğu gibi terör suçlarına bakan ve tamamen yargısal bir görev ifa eden Yargıtay 3. Ceza Dairesinin ‘88. Anayasa Mahkemesince tespit edilen ihlalin altında yatan sorunları giderme yönünde kamu gücünü kullanan makamlar genel bir yükümlülüğe sahip olmasına karşın Yargıtay 3. Ceza Dairesi, Anayasa Mahkemesi içtihadına aykırı davranmış, benzer ihlalleri önleme yükümlülüğünü yerine getirmemiş; aksine başvurucunun anayasal haklarını -Anayasa'nın parlamentoya verdiği bir yetkiyi kullanarak- daraltıcı bir şekilde yorumlamak suretiyle ihlal etmiştir.’ biçimindeki sözlerle anayasayı ihlal suçunu işlediği ithamında bulunularak hedef gösterilmesi gibi son derece vahim, kabul edilemez hukuki hatalar, bireysel başvuru kararlarının vazgeçilmez dili olmuştur.

Yukarıda örneklenerek değinilen Anayasa Mahkemesinin uygulamalarının doğurduğu hukuki sonuçlar gözetilmeksizin, bir yüksek mahkeme olan Yargıtay ve Yargıtay 3. Ceza Dairesinin yargısal görev ve yetkisi kapsamında verdiği kararlara yönelik yüksek yargı kurumlarının saygınlığını zedeleyen ve eleştiri sınırlarını aşan haksız tepkiler üzüntüyle karşılanmaktadır.

Hukuki güvenliğin, toplumsal barışın ve hukuki öngörülebilirliğin sağlanması bakımından Anayasa’dan aldığı yetkiyle Yargıtay, bireysel başvurunun mevcut haliyle uygulanmasının doğurduğu sorunların giderilmesi ve karşılaştırmalı hukukta kabul edilen standartlara göre geliştirilmesi konusunda ihtiyaç duyulan, anayasal ve yasal çalışmalarda gerekli desteği sağlamaya her zaman hazırdır.”

Yorumlar (0)
banner8
12
az bulutlu
banner9
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 34 93
2. Fenerbahçe 34 89
3. Trabzonspor 34 58
4. Başakşehir 34 52
5. Beşiktaş 34 51
6. Kasımpasa 34 49
7. Rizespor 34 49
8. Alanyaspor 34 48
9. Sivasspor 34 48
10. Antalyaspor 34 45
11. A.Demirspor 34 41
12. Kayserispor 34 40
13. Samsunspor 34 39
14. Ankaragücü 34 38
15. Karagümrük 34 36
16. Konyaspor 34 36
17. Gaziantep FK 34 34
18. Hatayspor 34 33
19. Pendikspor 34 30
20. İstanbulspor 34 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 32 72
2. Göztepe 32 66
3. Sakaryaspor 32 57
4. Kocaelispor 32 55
5. Ahlatçı Çorum FK 32 55
6. Bodrumspor 32 53
7. Boluspor 32 50
8. Bandırmaspor 32 47
9. Gençlerbirliği 32 47
10. Erzurumspor 32 44
11. Keçiörengücü 32 39
12. Manisa FK 32 37
13. Ümraniye 32 37
14. Şanlıurfaspor 32 34
15. Tuzlaspor 32 34
16. Adanaspor 32 33
17. Altay 32 15
18. Giresunspor 32 7
Takımlar O P
1. Arsenal 35 80
2. M.City 34 79
3. Liverpool 35 75
4. Aston Villa 35 67
5. Tottenham 33 60
6. M. United 34 54
7. Newcastle 34 53
8. West Ham United 35 49
9. Chelsea 33 48
10. Bournemouth 35 48
11. Wolves 35 46
12. Brighton 34 44
13. Fulham 35 43
14. Crystal Palace 35 40
15. Everton 35 36
16. Brentford 35 35
17. Nottingham Forest 35 26
18. Luton Town 35 25
19. Burnley 35 24
20. Sheffield United 35 16
Takımlar O P
1. Real Madrid 33 84
2. Barcelona 33 73
3. Girona 33 71
4. Atletico Madrid 33 64
5. Athletic Bilbao 33 58
6. Real Sociedad 33 51
7. Real Betis 33 49
8. Valencia 33 47
9. Villarreal 33 45
10. Getafe 33 43
11. Osasuna 33 39
12. Deportivo Alaves 33 38
13. Sevilla 33 38
14. Las Palmas 33 37
15. Rayo Vallecano 33 34
16. Mallorca 33 32
17. Celta Vigo 33 31
18. Cadiz 33 26
19. Granada 33 21
20. Almeria 33 14