Ankaralının ‘Sağlığı’ Onlardan Soruluyor

Ankara Büyükşehir Belediyesi, Özgür Köy Rehabilitasyon Merkezi’nin elektrik, su ve doğal gazını karşılayacak.

Çevre düzeni ve peyzajını üstlenecek. İdari ve tıbbi hizmetleri ise Lokman Hekim Üniversitesi yürütecek. 29 Mart’ta açılan ve 29 yaşlı ile 10 çocuğun tedavisinin şimdiden başladığı merkezin kapasitesinin ileride artırılması hedefleniyor.

“YENİ AÇILDI AMA YÜZLERCE BAŞVURU YAPILDI”

Ankara Büyükşehir Belediyesi Sağlık İşleri Dairesi Başkanı Seyfettin Aslan projelerini Bizim Ankara Temsilcisi Seval Yıldırım’a anlattı.

Aslan, “Bu merkezi Lokman Hekim Üniversitemizle birlikte Temelli’de 29 Mart’ta açtık.  Alkol ve madde bağımlılarının birçoğu AMATEM’lerde tedavi gördükten sonra yeniden alkol ve maddeye dönüyor. Onların gerçek anlamda rehabilite olması ve meslek edinmeleri için üniversiteyle anlaşma yaptık. Binalar Eskişehir Yolu’nda, Temelli Gölü’nün hemen yanında. 25 bin metrekarelik çok güzel bir alan.” diye konuştu.
Şimdiden yüzlerce başvurunun geldiğini anlatan Aslan, merkeze ilişkin şu bilgileri paylaştı:
“Yüzlerce müracaat oldu. Ülke için böyle bir merkezin ne kadar önemli olduğu ortaya çıktı. Bu arada biz de kapasitenin Ankara için ne kadar düşük kaldığını da görmüş olduk. Ama Ankara’da ilk defa böyle bir hizmet gerçekleştiriliyor. Başlamış olmamız büyük bir avantaj getirdi. Müracaatları Lokman Hekim Üniversitemize yönlendiriyoruz, uzman arkadaşlar tedavi olabilecek veya orada tedavi alarak rehabilite olabilecekleri seçecekler. Maalesef herkese cevap verilemiyor, kapasite düşük ama bu konuda çok iyi yetişmiş Gazi Üniversitesi’nden Prof. Dr. Zehra Arıkan oranın yöneticisi oldu. Konusunda uzman bir isim. Tedaviye uygun olan kişileri seçerek, rehabilite olmalarını sağlayacak.

“GÖNÜLLÜ” OLANLARIN BAŞVURUSU DEĞERLENDİRİLECEK

Ankara Büyükşehir Belediyesi Sağlık İşleri Dairesi Başkanı Seyfettin Aslan merkeze başvurmanın yollarını da anlattı. İsteyenlerin ABB Sağlık Hizmetleri Dairesi ya da Lokman Hekim Hastanesi’ne başvurabileceğini söyleyen Aslan, “gönüllü” olarak tedavi isteyenler içinde sonuç alabileceklerin rehabilitasyona yönlendirildiğini ifade etti.
Kapasitenin artırılması için başka üniversitelerin talepleri ve kendi çalışmaları olduğunu da vurgulayan Aslan, “bir alkol ve madde bağımlısı çocuk, ayda üç başka genci alkol ve madde bağımlısı olmaya hazırlıyor. Onlara ücretsiz olarak maddeyi veriyorlar, karşılığında başka gençleri maddeye alıştırıyorlar. Bağımlılıkla mücadele çok önemli” diye konuştu.
 
ABB Sağlık İşleri Dairesi’nin sağlık alanında geniş bir hizmet yelpazesi bulunuyor. ABB, pandemi döneminde de önemli görevler üstlendi. Umre’den gelenlerin karantina için taşınması ve barınması döneminde hızla organize olunduğunu anlatan Aslan, koronavirüsün yayılmaması için yapılanları sıraladı:

UMRE YOLCULARININ KARANTİNA SÜRECİNİ ABB BAŞLATTI

“Ben göreve başladıktan yaklaşık iki ay sonra pandemi patladı. Bir gece havaalanından Umre yolcularının Gölbaşı’na taşınmasıyla serüven başladı. Çok ani ve kimsenin bilgisi olmadan çok hızlı bir şekilde Umreciler karantina ilan edilen Gölbaşı’na taşındı. Bizden oranın temizliği, dezenfeksiyon hizmeti istendi, arkasından da oradaki tıbbi atıkların toplanması ve bertaraf edilmesi… 

“ATIKLARI HASTALIK YAYILMASIN DİYE 1100 DERECEDE YAKTIK”

Oradaki tonlarca atık için çok sayıda ilgili yasa ve yönetmelik vardı ama biz tamamını tıbbı atık kabul ettik ve hastalığın yayılmaması için çıkan atıkların tamamını aldık. Sincan’da bulunan tıbbi atık işletmemizde 1100 derecede yakarak bertaraf ettik. 

“TÜM KAMU KURUMLARININ İLK DEZENFEKTE İŞLEMLERİNİ ABB YAPTI”

O dönemde yine hiç kimse dezenfektan ne demek bilmiyordu. Biz bütün kamu kurum ve kuruluşlarının dezenfeksiyonunu yaptık, öncülük ettik onlara. Cadde ve sokaklarda da devam ettik. Halkımızın yoğun ve ortak olarak kullandığı toplu taşıma araç ve istasyonları, metro ve Ankaray vagon ve istasyonları, kamu binaları ile hizmet araçları, ibadethaneler, okullar, kreşler, özel eğitim merkezleri, gündüz bakımevleri, mezarlıklar, barınaklar, KYK yurtları, Toptancı Hal ve halkımızın ortak olarak rağbet ettiği pazar yerleri, sivil toplum kuruluş binaları, taksi-dolmuş ve durakları ile yüksek temas riski bulunan işletmeler (berber, kuaför, lokanta, cafe, restoran, sanayi işletmeleri, vb.) gibi birçok alanda düzenli olarak biyosidal ürünlerle dezenfeksiyon işlemlerini yaptık. Bu süreçte başta maske ve el dezenfektanı olmak üzere ateş ölçer, kolonya, tulum, eldiven, el dezenfektanı standı, tek kullanımlık seccade, oksijen tüpü vb. koruyucu tıbbi ve sarf malzeme gibi hijyen kitlerinin teminini ve dağıtımını yaptık. 

ANKARA’YI ABB ‘DEZENFEKTE ETTİ’

ASKİ Genel Müdürlüğü tarafından üretilen ve seyreltilerek hazırlanan Dünya Sağlık Örgütü tarafından en etkili yüzey dezenfektanlarından biri olarak kabul edilen sodyum hipokloritin bütün belediye birimlerinde, kamu kurum kuruluşları, ilçe belediyeleri ile muhtarlıklara ve vatandaşlarımıza ihtiyaçları doğrultusunda dağıtılmasını sağladık.”
 
“PANDEMİDE FİLYASYON EKİPLERİNİN TAKSİ ÜCRETİNİ ÖDEDİK”

Pandemi döneminde Ankara Büyükşehir Belediyesi olarak Mansur Yavaş öncülüğünde valiliğe başvurduklarını ve salgınla mücadeleye katkı vermek için destek olmak istediklerini belirttiklerini söyleyen Aslan, Ankara Valiliği’nin filyasyon ekiplerinin ulaşımı için destek talebinde bulunduğunu açıkladı. “Valilikten ‘filyasyon ekiplerinin vatandaşa ulaşmasında güçlük çekiyoruz’ cevabını alınca pandemi sürecinde vatandaşlarımızın daha hızlı hizmet alması, aynı zamanda Ankaralı taksici esnafımıza destek amaçlı Ankara Valiliği İl Sağlık Müdürlüğüne bağlı filyasyon ekiplerinin taksi nakil ücretlerini ödedik” dedi.

Belediyenin diğer hizmetlerine ilişkin de bilgi veren Ankara Büyükşehir Belediyesi Sağlık İşleri Dairesi Başkanı Seyfettin Aslan hasta nakil araçlarıyla kendi imkanları ile hastaneye gidemeyen Ankaralıların hastaneye ulaşımını sağladıklarını yine aynı şekilde diyaliz hastalarını, diyaliz merkezlerine götürdüklerini ifade etti. Bu hizmeti geliştirmek istediklerini ancak ambulans almak için ilgili bakanlıktan zor izin aldıklarını vurguladı.

“BAKANLIK AMBULANS ALMAMIZA ENGEL OLMAK İSTEDİ”

“Ankara halkının gerek sağlık kuruluşlarına ulaşmasında gerekse sağlık kuruluşlarından evlerine dönmesinde, özellikle diyaliz hastalarının mağdur olmaması ve daha fazla ihtiyaç sahibi vatandaşımıza hizmet vermek için hasta nakil aracı ve personel sayımızı artırdık. Geçen yıl 10 ambulans almak istedik, bakanlıktan zor aldık izni. 27 Aralık’ta izin vermişlerdi. Oysa kamu kurumlarında yılbaşı öncesi beş gün içinde ambulans almak imkansız ve bize 27 Aralık’ta müsaade edilmişti. Kamu hizmeti yapıyoruz elbet ama iki ay cevap verilmeyip, aralık ayının son günlerine sıkıştırılmasını manidar buluyorum. Bu arada belediyenin başka imkanlarından kısarak Büyükşehir Belediye Başkanımız Mansur Yavaş nakit para ödeyerek beş gün içinde 10 tane ambulans aldı. Fakat iki ay sonra pandemi patladı. Valilik üzerinden yazı geldi ambulanslarınıza el koyuyoruz diye… İnşallah bu sene 15-20 tane ambulans alacağımızı düşünüyoruz.” 

“İLK ÖNCE ABB YAPTI, BAKANLIK SMA TARAMASINI ÖRNEK ALDI”

SMA hastalığı ile mücadele kapsamında Sağlık İşleri Dairesi’nin büyük rol üstlendiğini de belirten Aslan, nüfus müdürlüğü ile yapılan anlaşma ile evlenecek çiftlere ücretsiz SMA taraması başlattıklarını ve bu uygulamanın sonradan Sağlık Bakanlığı tarafından Türkiye genelinde örnek alınarak uygulanmaya başlandığını vurguladı. Süreci özetledi:
“SMA hastası bir çocuğun tedavisi 2,4 milyar dolar. Biz nüfus müdürlüğü ile yaptığımız görüşmelerde Ankara’da 30-34 bin civarında evlenme olduğunu öğrendik ve evlenen çiftlerin tamamına hiç kimseyi ayırmadan Başkent Üniversitesi ile Belediyemiz arasında imzalanan protokolle; henüz bilinen bir tedavi yöntemi bulunmayan SMA hastalığı ile ilgili önlem alabilmek ve hasta bireylerin doğmasının önüne geçebilmek için test uygulamasını başlattık. Bu yolla önlenebilir bir hastalık olduğunu anlatıp, farkındalığını artırarak ülke genelinde uygulanabileceği konusunda öncü ve örnek bir proje gerçekleştirmiş olduk. Bir yıldan daha uzun bir süre bu işlem devam etti. Sonra 11 CHP’li büyükşehir belediyesi aynı işlemleri yapsın diye çalışmalara başlanmıştı ki hükümet bir karar aldı ‘Biz bütün Türkiye’de bu işlemi yapacağız’ dedi ve şu anda bütün Türkiye de SMA testleri devlet eliyle yapılmaya başladı. Yani bu projeyle de Ankara Büyükşehir Belediyesi, hükümete örnek oldu.”