Kadınların, güçlü ve donanımlı hissettiği, nitelikli destek ve hizmete erişebildiği, bunların cesur bir siyasi irade ile korunduğu bir Türkiye istiyoruz.
Kadına Yönelik Şiddet ve Ev İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi (İstanbul Sözleşmesi), bütün dünyada toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadınların güçlendirilmesi yönünde atılmış önemli bir adımdır.
Uluslararası sözleşmeleri onaylamanın ancak gereklerini yerine getirmemenin en hafif tabirle “ikiyüzlülük” olduğunu düşünürken, İstanbul Sözleşmesi'nden çıkılmasını ise 'akıl dışı' olarak tanımlıyoruz.
Ülkemizde bugün, kadına yönelik şiddet başlığı altında birikenlerin nicelik ve yoğunluğu, konuşarak tüketilebilecek bir boyutu çoktan aştı.
Kadına yönelik şiddeti bütün yakıcılığı ile her gün her birimiz çok fazla hissediyoruz, konu tüm sıcaklığıyla gündemimizde
Bugün yaşadığımız, tanık olduğumuz olaylar bizleri umutsuzluğa itmemeli ve kadınları asla geri planda bırakmamalı.
Cinsiyet ayırımı yapmaksızın, şiddeti kınayan ve karşısında duran toplumun her bireyi, bu mücadele yolunda el ele yürümeli, toplumun kanayan yaralarını sarmalı ve şiddetin her türlüsüne karşı durmalıdır.
Bizim Ankara