Aylin Nazlıaka, bir dizi temasta bulunmak için geldiği Gaziantep’te bugün, partisinin il başkanlığında toplantısı yaptı. Nazlıaka, şöyle konuştu:
“GAZİANTEP’İN BİR BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANI VAR Kİ O, BU KENTİ DURARAK VE SUSARAK YÖNETİYOR”
“Siyasetin ana amacı; halka hizmet etmek için yapılır. Dolayısıyla iktidardaysanız bir icraat yaparsınız, sonra da onu anlatırsınız. Ama ne yazık ki Gaziantep’in bir Büyükşehir Belediye Başkanı var ki o, bu kenti durarak ve susarak yönetiyor. Fatma Şahin ile aynı dönemde Meclis’te bulunduğumuz için, hemcinsim olduğu için aslında kendisi ile güzel cümleler kurmak isterim ama ben, geçmiş dönemde kariyerini çok iyi takip etmiş birisi olarak görüyorum ki o, bugün bu basamaklara da durarak ve susarak gelmiş, yani hiçbir şey yapmayarak ve konuşması gereken zamanlarda susmayı bir tercih olarak kullanarak gelmiş durumda. Örnek vereyim isterseniz; 2019 yılında burada ‘Gazi Ray Projesi’nin deneme sürüşü yapıldı. 2019 Şubat ayından bu yana 3,5 yıl geçti, 3,5 yıldır halen deneme sürüşü aşamasında kaldı. Fakat ben, bu deneme sürüşünü yapıldığı günden bir sahneyi çok net hatırlıyorum, hatırladıkça da bir siyasetçi olarak utanıyorum. Orada bir AKP milletvekili, bir vatandaşımıza, ‘Şuna bak, öküzün trene baktığı gibi bakıyor’… Ve Fatma Şahin ne yapıyor? Susuyor.
“GAZİANTEP ERKEN YAŞTA ZORLA EVLİLİKLER SIRALAMASINDA TÜRKİYE BİRİNCİSİ KONUMUNDA”
Çok üzülerek, çok utanarak söylüyorum; Gaziantep, erken yaşta zorla evlilikler sıralamasında Türkiye birincisi konumunda. Bunu, bütün rakamları makyajlayan TÜİK bile itiraf etmek zorunda kalıyor ve 2020 yılında TÜİK diyor ki ‘Evet, Gaziantep’te tam bin 245 çocuğumuz erken yaşta ve zorla evlendirilmiştir’. Onlar ‘çocuk evlilik’ ifadesini kullanıyor, biz ‘erken yaşta zorla evlilik’ diyoruz. Çünkü ‘çocuk evliliği’ diye bir şey olmaz. Bir çocuğun çocuk yaştayken evlendirilmiş olmasının tek bir özeti vardır; bu, çocuğa karşı şiddettir. Dolayısıyla Gaziantep’te çocuğa yönelik şiddet, ne yazık ki onu Türkiye sıralamasında üst noktalara getiriyor.
Kadınların güvencesi olan, ‘cam simidi’ diye tariflediğimiz, kendi alanında yazılmış olan sözleşmelerin içerisinde ‘altın standart’ diye kabul ettiğimiz İstanbul Sözleşmesi feshi ediliyor ve bu sürecin mimarları olmakla övünen Fatma Şahin, yine susuyor. Biz, kendisinin bu davranış biçimine Meclis’ten alışkınız.
Tabii Gaziantep ile ilgili olarak tabloya baktığımızda, ne yazık ki eğitim ile ilgili de çok ciddi sorunlar olduğunu görüyoruz. Güzel gazi kentimizde ne yazık ki eğitimde fırsat eşitsizliği var, okul sayısı az ve kız çocuklarının okullaştırma oranlarında istenilen düzeyde değil. Bu konuda da hiç konuşmuyor, hiç sesini çıkarmıyor ama haksızlık etmeyelim, bazı icraatları var Fatma Şahin’in. Ne yapıyor? Mesela okula giden çocukları reklam panosu olarak kullanıyor. O çocuklara çanta hediye ediyor, bir yandan çocuklara ve ailelerine ‘bakın siz bunu alacak güce sahip değilsiniz, ben size çanta hediye ettim’ diyerek çocukların, ailelerin onuru ile oynuyor.
“UMUYOR VE DİLİYORUZ Kİ 2024’TE GAZİANTEP’İMİZ HAK EDİLDİĞİ GİBİ YÖNETİLECEK”
2023 yılında, yani Cumhuriyet’imizin 100. yılında bir seçim olacak ve ondan bir yıl sonra da bir yerel seçim olacak. Zaten genel seçimlerde tablo ortada. Yani gidiyor gitmekte olan, geliyor gelmekte olan. Ancak bizim iddiamız, 2024’teki yerel seçimler için de kuvvetlenerek devam ediyor, umuyor ve diliyoruz ki 2024’te Gaziantep’imiz hak edildiği gibi yönetilecek. Buraya da CHP bayrağı dikilecek ve Gaziantep halkı rahat bir nefes alacak. Herkesin huzur içinde yaşadığı, ayrılığın olmadığı, işsizlikle mücadelede yalnız bırakılmadığı, gençlerin geleceksizlik kaygısı duymadığı, kadınların şiddet görmediği, çocukların erken yaşta evlendirilmediği, herkesin huzur içinde yaşadığı güzel günleri her beraber kucaklayacağız.”
Aylin Nazlıaka, Gaziantep’in İslahiye ilçesinde partililere seslenirken de şöyle konuştu:
“HALKA KURU EKMEĞİ, SADECE KURU EKMEĞİ LAYIK GÖRENLERİ BİN KEZ DAHA LANETLİYORUZ”
“Bugün sizlerle gerçekleştirdiğimiz bu buluşma, partimizin iktidar yürüyüşündeki önemli adımlardan birisi. Çünkü sizlerin yaşadığı sorunları biliyoruz ve sarayda oturanların, halkı görmeyen, duymayan, üç maymunu oynayan hallerini de çok net bir şekilde hep birlikte biliyoruz. Düşünün, bir milletvekilimiz çıkıyor, konuşma yaparken diyor ki ‘Halkın midesine ancak kuru ekmek gidiyor’. Çıkıyor bir AKP’li milletvekili, ‘O zaman halk aç değilmiş, kuru ekmek yiyormuş’ diyor. Burada, halka kuru ekmeği, sadece kuru ekmeği layık görenleri bin kez daha lanetliyoruz.
“EMEKLİLERE İKİ MAAŞ İKRAMİYE VERİLMESİNİ YILLARDIR GÜNDEME GETİRİYORDUK, BUNU BİZ SÖYLEDİK DİYE UYGULAMAYA BAŞLADILAR”
Ardından, Kahramanmaraş Kadın Kolları Başkanı, ‘Kriz mriz yok’ diyor, ‘alışveriş ediyoruz, çantamızı da dolduruyoruz, döke saça dolduruyoruz’ diyor. Sizler, pazara gidip istediğinizi alabiliyor musunuz? O AKP’li arkadaşın dediği gibi döke saça çantanızı doldurabiliyor musunuz? Bir başka AKP Milletvekili Hülya Nergis, sosyal medyada bir paylaşım yapıyor, ‘Emeklilerin maaşı gayet iyi’ diyor, ‘hallerinden memnun’ diyor. Sorarım buradan emeklilere, halinizden memnun musunuz? Hepimiz emeklilerin neler yaşadığını biliyoruz. Ne demişti Erdoğan? ‘Ben EYT lafını duymak istemiyorum, benim gündemimde böyle bir şey yok’ demişti. Ne zamanki CHP bunu sürekli gündeme getirdi, bakın şimdi birdenbire EYT’lilerin üzerinde bir çalışma yapılmaya başlandı. Aramızda polis kardeşlerimiz var, hemşerilerimiz var. 3600 ek göstergeyi yıllardır söylüyoruz. Biz söyleyince birdenbire çalışma yapılmaya başlanıldı. Emeklilere iki maaş ikramiye verilmesini yıllardır gündeme getiriyorduk, bunu biz söyledik diye uygulamaya başladılar.
Artık biz, bizim politikalarımızın eğri büğrü uygulanmasını istemiyoruz. Biz, ilk seçimlerde dostlarımız ile birlikte iktidara gelip bu politikaları uygulayan, halkın iktidarını kuranlardan olmak istiyoruz. Biz, buna hazırız. Halkın iktidarını örgütlü gücümüzle birlikte kuracağız.”