Bizimankara.com.tr Temsilcisi Seval Yıldırım’ın sorularını yanıtlayan Demokrat Parti Sözcüsü ve Genel Başkan Yardımcısı Neslihan Çevik, Türkiye’nin önündeki en büyük sorunun ‘sistem sorunu’ olduğunu dile getirdi.
“Tek adam rejimi ile cumhurbaşkanlığı sistemine geçerek sorunları çözebilecek mekanizmaları yok ettik.” dedi.
Türkiye’nin fren mekanizmalarını da bu süreçte kaybettiğini vurgulayan DP Sözcüsü, “çözüm üretecek araçlarımız da elimizden alındı aslında en büyük sorun bu.” değerlendirmesi yaptı.
Siyasetçi kimliğinin yanı sıra bir sosyolog da olan Neslihan Çevik, Türkiye’nin toplumsal sorunlarına da ayna tuttu.
İKTİDAR DEĞİŞİKLİĞİ OLUNCA TÜRKİYE’NİN KADERİ DEĞİŞECEK
“Her alanda kronik problemler yaşıyoruz.” diyen Çevik, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Türkiye aktif hasar dönemi yaşıyor. Ekonomi; kur korumalı mevduat olsun, GES’ler olsun birtakım politikalarla daha çok zarar görüyor. Ekonominin çarkları var bu dişler dönüyor. Ama siz oraya sopa sokarsanız o dişler eğiliyor ve dönmemeye başlıyor. Siz zaten oradaki sopaları çıkardığınızda bir rahatlama sağlayacak. Piyasa kendine gelecek. Dolayısıyla iktidar değişikliği olduğu noktada Türkiye’nin kaderi değişecek. İktidar ve sistem değişikliğiyle iki sene içinde ciddi bir toparlanma olur. Ama tabi bir inşa süreci olmak zorunda hemen güllük gülistanlık olmaz tek çiçekle bahar gelmez.
HEPSİNİ DENEDİLER AMA ‘İSTİKRAR TUŞU’NA BASAMADILAR
KYK borçları olsun, 3600 ek gösterge olsun EYT olsun, Suriye ile yeni dönem olsun… Bütün tuşlara basıyorlar nereden ne çıkar diye ama basmaları gereken tek tuş vardı ‘istikrar tuşu’ Ona da basamadılar. Biz basacağız.”
SURİYELİ SORUNUNUN ÇÖZÜMÜ İÇİN ESAD’LA KONUŞULMASI GEREK
Neslihan Çevik, Suriyeli göçmenlerle ilgili sorun hakkında değerlendirmeler de yaptı.
6’lı masanın göç soruna ilişkin ciddi bir çalışma yürüttüğünü belirtti.
“Biz DP olarak başından beri zaten Esad’la bu işin konuşulması gerektiğini söylüyoruz.” diyen Çevik, Suriye Hükümeti’nin kendi vatandaşları için teşvik paketleri hazırlaması ve Suriyelilerin kalıcı dönüş şartıyla teşviklerden yararlandırılması gerektiğini vurguladı.
MÜLTECİ SORUNU SADECE TÜRKİYE’NİN DEĞİL AVRUPA’NIN SORUNU
“Göçmenlerin gönderilmesi konusunda Suriye’nin vereceği teşvikler olması lazım. BM, Dünya Kalkınma Bankası, İslam Birliği Teşkilatı, İslam Kalkınma Bankası -ki (Suriye’nin) son ikisindeki üyelikleri askıya alınmıştır- ama bundan sonraki süreçte Türkiye’nin burada aktif rol alıp o askıdaki süreci yeniden üyeliğe dönüştürmesi gerek. Bu sorun sadece İran’la, Rusya’yla çözülmez. Önemli bir şey kimse bundan bahsetmiyor; bu süreçte kapitale, organizasyon gücüne ihtiyaç olacak ve tek bir ülkenin yapacağı iş değil bu. Mülteci sorunu bir tek Türkiye’nin değil Avrupa’nın da sorunudur zaten. BM’nin gelip bize teşekkür etmesi bizim için sevinç değil bir utanç kaynağı olmalı. Onlar bizim sırtımızı sıvazlıyor, çıkıp bakanımız diyor ki ‘9 milyon Suriyeliye çok iyi bakıyoruz.’… Ama kendi milletine zulüm ediyorsun…”
Suriye sorununun çözümü için Esad ile görüşülmesi gerektiğini en baştan beri söylediklerini hatırlatan Çevik, “Prensip olarak Suriye ile konuşulacak, onunla çözülecek. Suriye mesela 18-25 yaş arası gençlere diyecek ki ‘gel ben senin şu kadarlık masrafını karşılayacağım, eğitim olanağı sunacağım vb.’ dedi.
ÖLÇEMEDİĞİN ŞEYİ KONTROL EDEMEZSİN
Sınırlardaki güvenlik önlemlerinin artırılması ve göçe ilişkin verilerin toplanması uyarısı yapan DP Sözcüsü, “Ölçemediğin şeyi kontrol edemezsin. Kaç kişi geldi, nerede yaşıyorlar, çocukları var mı, vatandaşlık almışlar mı, Türklerle evlenmişler mi? Bu kayıtların tutulması lazım” açıklaması yaptı.
ESAD’LA GÖRÜŞME KONUSU ŞAİBELİ BİR SÜREÇ
Suriye Devlet Başkanı Esad ile şimdiye kadar görüşmeyi reddeden iktidarın şu sıralarda diplomatik temasa yeşil ışık yakmasını da değerlendiren Neslihan Çevik, “Orada şaibeli bir süreç işliyor, biz çok kez dedik ‘Esad’la görüşün’ diye… ‘Görüşmeyeceğiz’ dediler. Ama ne olduysa şimdi çark ettiler görüşüyorlar. Acaba hangi pazarlıklar yapıldı? Kafamızda endişeler var.” diye konuştu.
Suriye’ye operasyon hazırlığı yapılırken Rusya ile yaşanan Soçi ve Akkuyu süreçleri sonucunda operasyonun rafa kalkmış göründüğüne işaret eden DP Sözcüsü Neslihan Çevik, sürece ilişkin olarak hükümetin bilgi vermesini istedi.
GENÇLERİN BEKLENTİSİ BAĞIRIP ÇAĞIRMAYAN LİDER
Çevik, önümüzdeki seçimlerde sandığın kaderini etkileyecek olan genç seçmene ilişkin de konuştu. “Gençler iş bulabildikleri, saygı gördükleri, istedikleri kariyerleri gerçekleştirebilecekleri bir ortam ve bağırıp çağırmayan bir lider istiyor.” yorumu yaptı.
GENÇLERİN YÜZDE 72’Sİ YENİ CUMHURBAŞKANI İSTİYOR
“Z kuşağını en iyi anlayan siyasetçi olduğumu düşünüyorum. Merkeziyetçi değiller. Emir-komuta zinciriyle yaşamak istemiyorlar, gelenekleri sorguluyorlar ama bunu yıkıcı değil yapıcı bir şekilde yapıyorlar. Bireyseller ama bencil değiller cemaatvari kollektif yapılardan, bireyi yok eden yapılardan bıkmışlar. Özgün olmak ve bireysellikleri ifade etmek, söz sahibi olmak istiyorlar. ‘Ek parça’ değil ‘ana aktörlerden biri’ olmak istiyorlar… Ve gençlerin yüzde 72'si yeni bir cumhurbaşkanı istiyor.”
6 MİLYON GENÇ İLK KEZ OY KULLANACAK
Çevik, bu seçimde 6 milyon gencin ilk kez oy kullanacağını, yaklaşık 16-17 milyon da daha önce oy kullanmış genç nüfus olduğunu hatırlattı. “Gençlerin politik olmadığı söylemine inanmıyorum. Siyaseti yapış ve siyasete bakış biçimleri geleneksel siyasetten farklı.” diye konuştu.
BU SÜREÇTEN PARLAMENTER SİSTEME GEÇEREK ÇIKACAĞIZ
DP Sözcüsü ve Genel Başkan Yardımcısı Neslihan Çevik, 6’lı masaya ilişkin yaptığı değerlendirmede ise masanın bir güç merkezi haline geldiğini söyledi.
Muhalefetin ilk kez böyle bir birliktelik sergilediğine dikkat çekti. “Bu durum umut veriyor. Biz bu süreçten en iyi parlamenter sisteme geçerek çıkacağız.” yorumu yaptı.
6’lı masanın cumhurbaşkanı adayını açıklamamasına yönelik eleştirileri de yanıtlayan Demokrat Parti Sözcüsü, “Eleştirileri kötü niyetli buluyorum. En sansasyonel açıklamayı da yapsak on gün sonra unutulacak. Seçimlere yakın bir zaman bunları konuşuruz, momentumu da artırırız. Kimsenin de bundan bir endişesi olmasın.” ifadesini kullandı.
HEYECAN OLSUN DİYE CUMHURBAŞKANI ADAYI AÇIKLANMAZ
“Siyasetin parametreleri her an değişiyor. Şu an belirleyeceğiniz aday beş ay sonra uygun olmayabilir… Belki masaya vuran bir kişiye, belki de uzlaştırıcı bir kişiye ihtiyaç olacak; bunu bugünden bilemiyoruz. Her şeyi zamanında yapmak önemli… Önemli olan rasyonel adımlar atarak Türkiye’yi doğru yola götürmek. Heyecan yok diye, birileri mutsuz oluyor diye isim açıklanmaz. Heyecana falan gerek yok, aklı selim olmak gerek.
TÜRKİYE’NİN KADERİNİ BELİRLEYECEK BİR AKTÖR OLACAĞIZ
Altılı masada Demokrat Parti olarak önemli bir yerimiz var. Biz belli bir gelenek ve tabanı temsil eden bir partiyiz. 1940’lardan beri sloganımız ‘Yeter Söz Milletin!’. Merkez sağ olması avantaj ama halkın sesini dile getiren bir partiyiz. İktidar eleştirisinden hiç geri adım atmamış ve bu geleneği devam ettiren bir partiyiz. Yükselmekte olan bir oy oranımız var. AK Parti gibi büyük olup batan bir gemi olmaktansa, yükselmekte olan bir parti… Genel Başkanımız da genç ve siyasete erken yaşta girmiş, gelecekte de Türkiye’nin kaderini belirleyecek bir isim. Önemli bir siyasi aktör olacağını düşünüyorum.”